Telefon ile danışma ve randevu için tıklayınız. Direkt Op. Dr. Oytun İdil ile görüşeceksiniz..
Rumeli cad. No:3 D:1 Nişantaşı, Şişli - İstanbul / Türkiye
- www.dilküçültme.com
Ameliyat
Dil küçültme ameliyatı (hastanın yetişkin yada çocuk olmasına bakılmaksızın) her zaman genel anestezi ile yapılır. Yetişkin hastalarda anestezi genellikle burundan konan tüp yolu ile verilir. Bebek hastalarda ise anestezi uzmanı ve kulak burun boğaz uzmanları konsültasyon yaparak bebeğe trakeostomi (gırtlak üzerinden bir nefes alma deliği) açılıp açılmamasına karar verirler. Bebek hastalarda ameliyattan önce trakeostomi açılıp bir süre bu şekilde kalabilir. İleri bir tarihte trakeostomi kapatılır.
Ameliyatın planı, hastanın ihtiyacına, yaşına, mesleğine göre değişir. Bu ameliyatta, ameliyatın tekniği zor değildir. Ameliyat için alınacak kararlar ve hastanın yönetimi zordur. Hastanın uygun şekilde ele alınıp, doğru kararlar verilerek ameliyat edilmesi gerekir. Bunlar da tecrübe gerektirir.
Ameliyat planları:
Dünya genelinde dil küçültmede yapılan değişik ameliyat planları vardır. Bunlardan bir çoğunu aşağıda görebilirsiniz. Çizimlerdeki kırmızı renkli alanlar çıkarılan alanlardır..
Aşağıdaki ameliyat planlarından bazıları dili sadece daraltır, bazıları dili sadece kısaltır. Bazı ameliyat planları ise dilin tat alma fonksiyonunu bozar. Bu gibi teknikler tarih boyunca denenmiş, bir çoğu yolaçtıkları sorunlar sebebi ile terkedilmiştir.
Bizim tercih ettiğimiz ameliyat tekniği Egyedy tekniğidir.. Bu teknikle dilin tat alma fonksiyonları bozulmaz, dilin sinirleri korunmuş olur, ayrıca hem kısaltma, hem daraltma hem de inceltme mümkün olur. Bizce en iyi teknik Egyedy cerrahi planıdır.
Teknik detay: Yukarıdaki ameliyat tekniklerinden dili, dilin ortasından küçülten teknikler daha iyidir. Dilin önemli sinirleri sağ ve sol taraftan gelir. Dilin yan taraflarından yapılan ameliyatlarda bu sinirler yaralanabilir. Dilin hareketi ve tat alma fonksiyonları bozulabilir. Bu yüzden dili ortasından küçülten Egyedy gibi teknikler güvenlidir.
Biz ameliyat planı olarak "Egyedy ameliyat planını" tercih ediyoruz; çünkü bu plan ile dilin tat alma fonksiyonu etkilenmiyor. Dilin sinirleri ve kan damarları korunuyor. Ayrıca dil istediğimiz şekilde hem daraltılabiliyor, hem de kısaltılabiliyor. İstenirse inceltme de yapılabiliyor. Ayrıca, ameliyat sonunda, dikişler atıldığında, sonuç son derece doğal görünür..
Dilin tat alan bölgelerine bakarsanız, ameliyatın dilin tat alma fonksiyonunu pek etkilemediğini göreceksiniz..
Ameliyattan geriye iz kalır mı?
Dil küçültmede tüm dikişler dilin üzerine atılmaktadır. Dil dokusu çok hızlı ve iyi iyileşir. Ameliyattan sonraki 2-3 hafta içinde tüm dikişler eriyerek düşer. Dikiş hatları iyileştikten sonra geriye belli bir iz kalmaz. Ameliyat iyi planlanırsa dilin görünüşü de çok doğal olacağından ameliyattan geriye bir iz kalmıyor diyebiliriz.
Genel bilgi:
Bir çok hasta yetişkin yaşta, ortodontik tedaviden önce bu ameliyat için bize başvuruyor. Çocukluktan itibaren dili büyük olan bir çok hastada dilin itmesi yüzünden dişler bozuk gelişiyor. Bu hastalarda genellikle arkadan dilin itmesi yüzünden dişler dışarı doğru eğimli büyüyor. Hasta, dişlerinin duruşunu düzeltmek için ortodonti uzmanına gidiyor. Ortodonti uzmanı da önce dilin küçültülmesini istiyor ve hastayı bize gönderiyor. Bu hastalarda dişlerin dışarı doğru itilmesini sağlayan dil küçültüldükten sonra ortodontik tedaviye başlanıyor.
Bazı hastanın dili, genetik hastalıklar yüzünden doğuştan büyük oluyor (mesela down sendromu ve Beckwith-Wiedemann sendromu). Bu hastalar bize genellikle bebekken yada çocuk yaşta iken getiriliyor. Çok ciddi vakalarda bebek doğduğunda dili o kadar büyük olabiliyor ki, nefes almasını zorlaştırabiliyor. Bu hastalarda acil müdehale etmek gerekebiliyor. Çocuk hastalarda durum bu derece acilse hastaya trakeostomi açılması gerekebilir. Trakeostomi, boğazdan bir delik açılıp narkozun oradan verilmesidir. Hastanın yeni doğan olması ve trakeostomi açılması yüzünden bu ameliyat çok risklidir. Hastanın (bebeğin) hayatını kaybetmesi olasıdır, ama şu da bir gerçektir, bu durumdaki hasta ameliyat edilmezse zaten nefes alamadığı için hayatını kaybedecektir. Durumu bu kadar acil olmayan bebekler için 3-4 ay beklenip ameliyat yapılması önerilmektedir. Bebeklerde 1 yaşından sonra dilin aşırı büyük olması devam ederse çene ve diş yapısını bozar, konuşmayı bozar. Bu yüzden de durumu çok acil olmayan bebek hastalarda ameliyat için en uygun zaman 3 ay-1 yaş arasındaki zamandır. Dilin büyüklüğüne göre ameliyat daha güvenli narkoz verilebilecek zamana kadar geciktirilebilir. Buna karar vermek tecrübe ister. Dil küçültme konusunda tecrübeli bir cerrah doğru kararlar verip hastanın tedavisinin en uygun şekilde yapılmasını sağlar. Böylece hastada çene ve diş gelişme bozukluğu oluşmadan, konuşma bozulmadan dil en uygun şekilde küçültülür. Dilin hareketi (konuşma fonksiyonu) ve tat alma fonksiyonu etkilenmez.
Çocuk hastalarda genellikle dil büyüklüğü doğuştan oluyor. Bu hastalarda konuşma bozuk oluyor. Bu yüzden genellikle dil küçültmeden sonra konuşma terapisi almaları gerekiyor. Konuşma zamanla düzeliyor.
Yetişkin hastalar bazen çok özel ilgi gösterilmesini gerektirir. Özellikle oyuncu, sunucu, televizyoncu hastaların diksiyonu çok önemlidir. Bize bazen böyle hastalar başvuruyor. Genellikle bu hastaların şikayetleri belli bazı sesleri dilin fazla uzun yada geniş olması sebebi ile çıkarmakta zorlanmaları oluyor. Onun dışında diksiyonları mükemmel oluyor. Bu hastalarda ihtiyaca göre dil kısaltılır yada daraltılır. Bu sırada hastanın diksiyonunu bozmamak gerekir. Ameliyattan sonra hastanın diksiyonu eskisi gibi düzgün olmalıdır.
Ameliyat nasıl yapılıyor?
Ameliyatta dilin ucuna kalın bir ameliyat ipliği ile bir dikiş atılır ve dil dışarı çekilir. Ameliyat planına göre dilin üzerine bir çizim yapılır. Kesi yapılacak hatlara kanamayı önleyen bir ilaç enjekte edilir. Plana göre çıkarılacak kısım çıkarılır ve dilin kalanı bir kaç kat şeklinde dikilir.
Bazen bu hastalarda dil, normalden kalın olur. Dilin inceltilmesi de gerekir. Bu durumda cerrahın tecrübesi ile bir karar alması gerekir. Dilin kısaltma-daraltması ile birlikte inceltme de aynı seansda yapılabilir mi; yoksa inceltme işlemi ayrı bir seansda mı yapılmalıdır? Bazı durumlarda kısaltma-daraltma sırasında bir miktar inceltme de yapılabilir. Bazen de dil fazla kalındır ve inceltme işleminin tüm dil boyunca yapılması gerekir, bu durumda inceltme işlemini ayrı bir seansda yapmak daha uygun olur.
Eğer hastanın konuşma bozukluğunun sebebi dilin büyük olması yanında dilaltı bağının da kısa olmasıysa, mutlaka ameliyat sırasında dilaltı bağı da kesilmelidir. Aslında bu dilaltı bağı hem kesilir, hem de uzatılır. Bu sayede dilin ağız içinde kalması ve hastanın sesleri çıkarabilmesi için dilin yeteri kadar serbest kalması sağlanmış olur.
Ameliyatta dikişler atılmadan önce mutlaka tüm kanamalar durdurulmalıdır. Dilin fazla kanlanan bir doku olduğu unutulmamalıdır. Kanamaların tam olarak yakılıp durdurulması çok önemlidir. Dikişler uzun dönemde eriyen dikişlerle atılmalıdır. Dilde çabuk eriyen dikişler kullanılmaz. Çabuk eriyen dikişler, ağız içinde tükrük enzimlerinin etkisi ile erkenden erirse, dikişlerde açılmalar olabilir. Bu yüzden dikişlerde geç eriyen dikişler kullanılır. Dikişlerin alınmasına gerek kalmaz. Dikiş hattı iyileştikten sonra iplikler eriyerek düşecektir.
DİL KÜÇÜLTMENİN AMELİYATTAN BAŞKA BİR YOLU YOK MUDUR?
Bazı bilimsel makalelerde dilin ameliyat dışında radyofrekans uygulanarak da küçültülebileceği yazar. Yalnız bu teknikle dilin hareket fonksiyonu etkilenecektir, çünkü dilin tüm kas yapısı etkilenecektir. Bu da dilin hareketini bozar. Dolayısı ile konuşma bozulur. Bunun dışında tat alma fonksiyonu bozulur. Ayrıca radyofrekans uygulaması, dilin yeteri kadar küçülmesini sağlamayacaktır. Kontrollü olmaması da ayrı bir sorundur. Radyofrekans ile dili sadece daraltamazsınız, yada sadece kısaltamazsınız. Tam olarak dili istendiği kadar kısltmak yada daraltmak sadece ameliyatla mümkündür. Bu yüzden, şu an radyofrekans ile dil küçültme rutinde uygulanmamaktadır.
Bilimsel makalelerde dili küçültmenin bir yolunun da dilin dış yüzeyini soymak olduğu yazılmaktadır. Yalnız bu teknikte dilin tad alma fonksiyonu tamamen yok olur. Bu yüzden bu teknik de uygulanmaz.
Dilin konuşma ve tat alma fonksiyonlarını bozmadan dili tam olarak istendiği kadar daraltabilmek, kısaltabilmek sadece ameliyat ile mümkündür.
Ameliyattan sonra:
Ameliyatın sonunda bir pansuman yapılmaz. Hastanın bir hafta kadar ağız dezenfektanı kullanması, beş gün kadar antibiyotik kullanması gerekir. Hastanın 2 gün kadar tanesiz, sulu gıdalarla beslenmesi gerekir (tanesiz çorba, yoğurt, meyve suyu vs). Üçüncü gün yavaş yavaş normal gıdaya geçilir. İlk beş gün hastanın mümkün olduğu kadar az konuşması iyi olacaktır. Böylece dil hareketleri az olacağından dikişler daha rahat iyileşecektir.
Yetişkin hastalar dilden çıkarılan dokunun büyüklüğüne göre ameliyattan sonra taburcu edilebilir yada bir gece hastanede yatırılabilir.
Çocuk ve bebek hastalar en az 1 gün hastanede tutulur. Özellikle bebek hastaların ameliyattan sonra beslenmesi zor olabilir. Bebeğin, annesi tarafından kaşıkla ve sulu gıda ile beslenmesi gerekir.
Hastalar eğer ortodontik tedaviye başlayacaklarsa ameliyattan 2 hafta sonra ortodontik tedaviye başlanabilir.
Bazı durumlarda ileriki yıllarda dili küçültmek için ikinci bir ameliyat yapmak gerekebilir. Örneğin dilin büyüklüğü lenfanjiomaya bağlı ise dil küçültme ameliyatından sonra dil tekrar büyüyebilir ve ileriki yıllarda yine dili küçültmek gerekebilir.
Dikişlerin alınmasına gerek yoktur. İplikler zamanı gelince kendiliğinden eriyerek düşer. Hasta farkına bile varmaz.
Ameliyat yeri ağız içinde olmasına rağmen enfeksiyon pek görülen bir komplikasyon değildir. Hastanın ağız dezenfektanını düzgün kullanması ve antibiyotiğini zamanında alması sonucu enfeksiyon görülmez.
Bu hastalar genellikle ameliyattan 1-2 gün sonra evine gönderilir ve yakın zamanda kontrole çağrılmaz. Son yıllarda hastalarımızla whatsapp üzerinden haberleşiyoruz. Kontrollerimiz de genellikle whatsapp üzerinden yapılmakta. Hastalarımız bize her an whatsapp üzerinden soru sorup fotoğraf gönderebiliyorlar. Dr. Oytun idil, hastaları ile direkt kendi cep telefonu üzerinden haberleştiğinden bu mesajlaşmalar hem hızlı oluyor, hem de hastalar ameliyatlarını yapan cerrahla direkt iletişim halinde oluyor. Dr. Oytun idil'in kişisel cep numaraları +90 533 5690649 ve +90 505 2965569 olup bu numaralar 2000 yılından beri değişmemiştir. Whatsapp ile +90 533 5690649 üzerinden iletişim kurabilirsiniz...
Bu ameliyatta hasta memnuniyeti çok yüksektir. Hastaların hayat konforunu yükselten, komplikasyon olasılığı son derece düşük bir cerrahi işlemdir.
PÜF NOKTALARI
- Hastanın ihtiyaçlarının tam olarak belirlenmesi gerekir (inceltme, kısaltma, her ikisi ???)
- Hastanın bu ameliyata uygun bir vaka olduğuna emin olunması gerekir (dil küçültme sorunlarını çözecek mi?)
- Ek bir girişime ihtiyaç var mı? (dilin inceltilmesi, dilaltı bağının kesilmesi vs) Dilaltı bağı kısa ise, bu da konuşmayı kötü etkiler. Dil küçültme ameliyatı sırasında ihtiyaç varsa dilaltı bağı da kesilebilir.
- Ameliyattan sonra hastanın konuşma terapisi görmesi gerekecek mi? Gerekiyorsa konuşma terapistine gönderilmesi gerekir
- Ameliyatta yapılabilecek en büyük hata dilin gereğinden fazla küçültülmesidir. Ameliyat planı iyi yapılmalı, dil asla gereğinden fazla küçültülmemelidir. Unutmayın, yeteri kadar küçülmemiş bir dil, ufak bir ek cerrahi girişimle istenen boyuta küçültülebilir ama aşırı küçültülmüş bir dili büyütmek mümkün değildir.
- Ameliyat planı yapılırken dilin tat alma duyularını en az etkileyecek bir plan yapılmalıdır. Biz genellikle bir çok ameliyat planından Egyedy & Obwegeser çizimini tercih ediyoruz. Bu ameliyat planı ile dil istendiği kadar kısaltılır ve daraltılır. Ayrıca dilin tat alma fonksiyonları da pek etkilenmez.
- Ameliyattan sonra hastanın ağız dezenfektanını ve antibiyotiğini düzgün kullandığından emin olmak gerekir.
DİĞER SAYFAYA DEVAM ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ...
Op. Dr. Oytun İdil (Plastik & Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı)
Adres: Rumeli cad. No:3 D:1 Nişantaşı, Şişli - İstanbul / Türkiye
E-mail: oytunmd@gmail.com
GSM: +90 533 569 0649 +90 505 296 5569 +90 553 985 8087
Muayenehane tel: +90 212 296 3656 +90 505 137 1393
Whatsapp: +90 533 569 0649 +90 553 985 8087